Ticaret Savaşlarının Gölgesinde Hollanda Ekonomisi ve Yüksek Teknoloji Şirketleri

October 21, 2025
by Mehmet Demirbaş, published on 21 October 2025
Ticaret Savaşlarının Gölgesinde Hollanda Ekonomisi ve Yüksek Teknoloji Şirketleri

Bazı ülkeler sanayiyle, bazıları ticaretle, bazılarıysa tarımla anılır. Ama Hollanda, bu üç alanda da derinleşmeyi başarabilen nadir yerlerden birisi. Küçük yüzölçümüne rağmen uzun zamandır Avrupa’nın geleneksel ticaretinde önemli rol almış olan Hollanda, ekonomik başarısını şimdi çiplerle, lazerlerle ve veri akışıyla sürdürüyor. 

Hollanda’nın hikayesi aslında yüzyıllar öncesine dayanıyor. Hollanda, 17. yüzyıl başlarında Verenigde Oostindische Compagnie (VOC) — yani Doğu Hindistan Şirketi — ile küresel ticaret sahnesinde yeni bir çığır açtı. 1602’de kurulan bu dev ticaret örgütü, yalnızca baharat yollarını denetlemiyordu; aynı zamanda modern finansın, sigortacılığın ve anonim şirket modelinin temellerini de atmış oluyordu. Amsterdam’daki VOC Borsası, dünyada menkul kıymetlerin alınıp satıldığı ilk piyasalardan biri haline gelmişti. Böylece Hollanda, yalnızca ticaret yapan değil, ticaretin kurallarını da yazan bir ülke oldu.

Rotterdam: Küllerden Doğan Bir Ekosistem

Bu tarihsel mirasın en güçlü sembollerinden biri Rotterdam. 14 Mayıs 1940 sabahı şehir, Alman uçakları tarafından ağır bombardımana maruz bırakılmıştı. Fakat bu yıkım, Hollandalılar için bir son değil, yeni bir başlangıç anlamına geliyordu. Şehri yeniden inşa ederken geçmişin kalıplarına değil, geleceğin ihtiyaçlarına baktılar. Derinleştirilen liman hatları, geniş kanallar, modern ulaşım ağlarıyla Rotterdam, birkaç on yıl içinde Avrupa’nın yeni ticaret merkezi haline geldi.

1950’lerden itibaren bu liman şehri aynı zamanda, enerji, lojistik, sigorta ve finans sektörlerini bir araya getiren bütünleşik bir ticaret ekosistemine dönüştü. 1962’den 2004’e kadar tam 42 yıl boyunca ticaret hacmi bakımından dünyanın en büyük limanı unvanını elinde tutan Rotterdam, bugün Şanghay, Singapur ve Shenzhen gibi Uzak Doğu’daki dev limanlar tarafından geçilmiş olsa da, hala Avrupa’nın en yüksek ticari hacmine sahip limanı olmayı sürdürüyor.

Küçük Toprak, Büyük Tarım Gücü

Rotterdam Avrupa deniz ticaretinin kalbini oluştururken, Hollanda’nın kırsalı ise başka bir başarı hikayesi sunuyor. Yalnızca 41 bin kilometrekarelik bir alana sahip olan bu ülke — yani yaklaşık Konya ili büyüklüğünde — teknolojinin iyi kullanımıyla dünyanın ikinci büyük tarım ihracatçısı konumunu elinde tutuyor.

Her metrekare toprağın bir laboratuvar titizliğinde işlendiği Hollanda’da, üretim bilimle yönlendiriliyor. Sera sistemleri, su yönetimi, tohum inovasyonu ve otomasyonun birleşimiyle tarım, burada bir sanayi koluna dönüşmüş durumda. 2024 yılında 129 milyar avro tutarında tarım ihracatı yapan Hollanda, az toprakla çok üretmenin en gelişmiş örneklerinden birini sunuyor.

Eindhoven ve Yüksek Teknolojinin Doğuşu

Hollanda’da Rotterdam ticaretin, Amsterdam finansın merkezi olurken, Eindhoven sanayinin ve teknolojinin merkezi konumunda bulunuyor. 1891’de Gerard ve Anton Philips kardeşlerin kurduğu küçük bir ampul atölyesi, kısa sürede Avrupa’nın öncü elektronik markalarından biri haline geldi. Ancak Philips’in etkisi yalnızca kendi markasıyla sınırlı kalmadı; şirket, Hollanda’nın mühendislik kültürünü biçimlendiren bir sanayi vizyonu oluşturdu.

Eindhoven çevresinde Hollanda’nın Silikon Vadisi olarak adlandırılan Brainport  teknoloji bölgesi doğdu. Üniversiteler, araştırma laboratuvarları ve özel teşebbüsler burada zamanla yan yana büyüdü. Bu ekosistem Hollanda’nın 20. yüzyılın ikinci yarısında sanayi ekonomisinden bilgi ekonomisine geçişini sağladı. Bu dönüşüm sırasında iki teknoloji şirketi öne çıktı: ASML ve Nexperia. Bugün bu iki şirket, ABD–Çin ticaret savaşı bağlamında sık sık kendilerinden söz ettiriyor.  

ASML: Çip Ekosisteminin Kalbi

1984’te Philips’ten ayrılarak kurulan ASML, modern çip üretiminin kalbinde yer alıyor. Geliştirdiği fotolitografi makineleri, silikon üzerine atom inceliğinde desenler işliyor. Bu makineler olmadan bilgisayarlar, akıllı telefonlar ya da yapay zeka çipleri üretmek mümkün değil.

Dünyada yüzlerce çip üreticisi var; ancak bu çipleri üretmeye imkan veren makineleri bu ölçekte üretebilen yalnızca bir şirket var: ASML. Bu nedenle ASML, küresel yarı iletken ekosisteminin görünmeyen sinir merkezi olarak kabul ediliyor. 2024 yılında şirket 28,3 milyar avro gelir, 7,6 milyar avro net kar açıkladı. Müşterileri arasında TSMC, Samsung ve Intel gibi dünya devleri yer alıyor.

ASML hisseleri Amsterdam ve Nasdaq borsalarında işlem görüyor. ABD’nin bu şirkette bir mülkiyeti bulunmuyor. Ancak Amerikan yönetimi, ASML’nin ürettiği ileri teknoloji sistemlerin stratejik önemini dikkate alarak Hollanda hükümetiyle yakın diplomatik koordinasyon içinde çalışıyor. Bu işbirliği çerçevesinde, 2024’ten itibaren Hollanda belirli litografi makinelerinin ihracatını lisans onayına bağladı. Bu adım, Vaşington ve Lahey arasında teknoloji güvenliği konusunda gelişen yeni işbirliğinin bir göstergesi olarak yorumlanıyor.

Ekim 2025’te Çin’in nadir toprak elementlerine yönelik getirdiği ihracat lisans kısıtlamaları, ASML’nin tedarik zincirini de doğrudan etkiledi. Zira makinelerinde kullanılan mıknatıs, lazer ve optik bileşenlerin bir kısmı bu nadir elementlere bağlı. Bu gelişme, ASML’nin üretim planlamasında yeni bir dönemi başlatmış durumda.

Nexperia: Görünmeyen Ama Vazgeçilmez

Nexperia, 1950’lerde Philips’in yarı iletken bölümünden doğdu. 2017’de bağımsız bir şirket hâline geldi ve 2019’da Çinli Wingtech Technology tarafından satın alındı. Wingtech, Çin’de özellikle Nubia ve Honor markaları için akıllı telefon üretimiyle bilinen bir teknoloji grubudur. Dolayısıyla Nexperia’nın bu gruba katılması, yalnızca bir yatırım değil, Çin’in küresel teknoloji tedarik zincirine nüfuz etme stratejisinin bir parçası olarak görülmektedir.

Bugün Nexperia yılda 110 milyardan fazla mikro bileşen üretiyor; bunlar otomotivden beyaz eşyaya, enerji sistemlerinden iletişim cihazlarına kadar neredeyse her elektronik üründe yer alıyor.

2025’te Hollanda hükümeti, stratejik sektörlerdeki ulusal kontrolü korumak amacıyla 30 Eylül’de “Mal Erişilebilirliği Yasası” kapsamında dikkat çekici bir düzenleme yaptı. Bu yasa, devletin şirketin bazı kararlarında doğrudan onay hakkı kullanabilmesini öngörüyordu. Amaç, ülkenin stratejik üretim kapasitesinin yabancı etkiler altında risk altına girmesini önlemekti.

Çin bu adımı “ekonomik baskı” olarak nitelendirdi ve Nexperia’nın Çin’deki bazı ihracat izinlerini askıya aldı. Aynı zamanda Çin’in nadir toprak elementlerine getirdiği ihracat lisans kısıtlamaları, Nexperia’nın güç elektroniği üretiminde kullandığı alaşım ve mıknatıs bileşenlerini de etkiledi. Bu durum, hem ASML hem de Nexperia için ortak bir baskı hattı oluşturdu. Her iki şirketin de tedarik zincirleri Çin kaynaklı stratejik minerallere bağlıydı ve alternatif kaynak arayışına yönelmek kaçınılmaz hâle geldi.

Ticaret Savaşlarının Yeni Cephesi

Ekim 2025’te Güney Kore’nin Gyeongju kentinde yapılacak Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) zirvesi öncesinde ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ile Çin Başbakan Yardımcısı He Lifeng, video konferans yoluyla bir görüşme gerçekleştirdiler ve önümüzdeki günlerde Malezya’da yüz yüze buluşma niyetlerini açıkladılar. Bessent ayrıca, ABD Başkanı Donald Trump ile Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in zirve kapsamında görüşmesinin planlandığını doğruladı.

Bu diplomatik temaslardan çıkacak sonuç yalnız Asya’yı değil, küresel ekonomiyi ve özellikle de Hollanda merkezli teknoloji zincirlerini etkileyecek. Eğer görüşmelerde bir yumuşama sağlanırsa, Çin’in nadir toprak kısıtlamalarında bazı esneklikler gündeme gelebilir ve Hollanda’daki teknoloji üreticileri geçici bir rahatlama yaşayabilir. Ancak temaslar sertleşirse, ASML ve Nexperia gibi şirketler, küresel ticaret savaşlarının yeniden en sıcak hattında kalmaya devam edecek.

Hollanda, yüzyıllardır ticaretin rotasını belirleyen bir ülke oldu. Bugün de ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşlarının etkileri önce Rotterdam limanında ve Eindhoven’ın temiz odalarında hissediliyor. 

Hollanda nasıl ki geçmişte tarım, sanayi ve ticaret devrimlerinde öncüler arasında yer almışsa, bugün de küresel ticaret savaşlarının gölgesinde ileri teknoloji alanındaki rekabette önemli bir rol oynamaya devam ediyor.   

You may also like

“Mukayeseli Tutarsızlıklar”Trump Neyi Yanlış Yapıyor?

April 14, 2025
by Mehmet Demirbaş and Ömer Güler, published on 14 April 2025
Amerika'nın küresel ticarette benimsediği bu dalgalı yaklaşım, sadece Çin’i değil tüm dünyayı etkiliyor. Peki bu strateji işe yarıyor mu, yoksa kendi kendini sabote eden bir yaklaşım mı? Detaylar videoda.

Türkiye Sokaklarda!

March 24, 2025
by Mehmet Demirbaş and Haşim Tekineş, published on 24 March 2025
Erdoğan sarayında, İmamoğlu hapiste, Türkiye sokaklarda! Türkiye nereye gidiyor? Gösteriler nereye varacak? Dünyanın tepkisi nasıl?

Ve Ticaret Savaşları Başladı!

March 5, 2025
by Mehmet Demirbaş and Haşim Tekineş, published on 5 March 2025
Amerikan Başkanı Donald Trump Kanada, Meksika ve Çin'e gümrük vergileri koydu. Trump AB'ye de vergi koyacağını belirtiyor. Bu vergiler Amerika'yı, dünya ekonomisini ve Türkiye'yi nasıl etkileyecek?