Netanyahu Erdoğan'ın el kitabını mı kullanıyor?

April 3, 2023
by Servet Akman, published on 3 April 2023
Netanyahu Erdoğan'ın el kitabını mı kullanıyor?

İsrail’de 2018-2022 yılları arasında yaşanan siyasi kriz nedeniyle dört yıl içinde toplam beş kere genel seçimler yapıldı. Yolsuzluk soruşturmalarıyla başı dertte olan Netanyahu, iki yıllık bir süre muhalefette kaldıktan sonra Kasım 2022 seçimlerinde başarılı oldu; seçimlere katılan aşırı sağcı ve dinci siyasi partilerle bir koalisyon kurup, yeniden Başbakanlık koltuğuna oturdu. Başbakan Netanyahu, göreve başlar başlamaz yargı sisteminde büyük değişiklikler öngören bir yargı paketi hazırlayıp İsrail parlamentosu Knesset’e sundu.  

Uzmanlar tarafından “yargı darbesi” olarak adlandırılan bu yargı reformu, ülkedeki denge ve denetim mekanizmasını ciddi manada zayıflatacak ve hatta rejimi değiştirebilecek nitelikte. Bu nedenle, geçtiğimiz üç ay içinde ülke çapında muhalefet partilerinin de dahliyle her hafta protesto gösterileri düzenlenmekte ve bu gösterilere katılım olağanüstü seviyeleri bulmakta. Bu protestolarla ilgili dikkat çeken en önemli karelerden biri, bir göstericinin pankartında yazılı olan bir ifade oldu: “Sonumuzun Türkiye gibi olmasını istemiyoruz”. İzleyenler hatırlayacaktır, instituDE olarak iki ay önce yayınlanan programımızın başlığı da “İsrail Türkiye olacak mı?” idi. 

Esasen bu pankart, İsrail halkının, sözkonusu yargı reformunun, yargı bağımsızlığı ve demokratik işleyiş üzerindeki etkilerini çok net olarak öngördüğünü bize gösteriyor. Öte yandan, Başbakan Netanyahu’nun ülkedeki rejimi değiştirebilecek böyle bir adım atarken Erdoğan’ın el kitabından da faydalandığını görüyoruz. Nitekim, 2013 yılında Türkiye tarihinin en büyük yolsuzluk operasyonuna maruz kalan Erdoğan kendi iktidarına yönelik böyle bir tehdidi yargı sistemini hedef alarak bertaraf edebilmişti. Erdoğan Anayasa Mahkemesi ve HSYK’nın yapısı ve üye seçimini değiştirerek işe başladığı gibi; Netanyahu da İsrail Yüksek Mahkemesi’ne üye seçiminin hükümetin kontrolüne alınmasını ve Mahkeme’nin kararlarının Knesset’teki salt çoğunlukla hükümsüz bırakılabilmesini amaçlamakta. 

Netanyahu Yüksek Yargı'yı neden hedef alıyor?

Bu sorunun pratik ve ideolojik sebepleri var. Öncelikle, Netanyahu'nun liderliğindeki ülke tarihinin en sağcı hükümetini oluşturan koalisyon ortakları, Yüksek Yargı'nın sol görüşün hakimiyetinden kurtarılması gerektiğini savunmakta. Ayrıca, yazılı bir anayasası bulunmayan İsrail'de Yüksek Mahkeme'nin Filistinliler, basın özgürlüğü, işgal politikaları gibi konulardaki kararları siyasette belirleyici unsur olabilmekte ve bu durum aşırı sağcı koalisyonun sert tepkisine neden olmaktadır.

Diğer bir neden, Yüksek Mahkeme'nin geniş yetkileri. Nitekim geçtiğimiz Ocak ayında Yüksek Mahkeme, vergi kaçakçılığından mahkum olmuş Aryeh Deri'nin İçişleri Bakanlığı makamı için uygun olmadığına ve görevden alınmasına hükmetmişti. Netanyahu bu karar üzerine, sözkonusu Bakanı görevden almak zorunda kalmıştı. 

En önemli neden ise, Netanyahu hakkındaki yolsuzluk soruşturmaları. Yüksek Mahkeme, halen devam eden yolsuzluk soruşturmalarından ötürü Başbakan Netanyahu'yu mahkum edebilir ve siyasi hayatına son verebilir. Nitekim, otorite heveslisi bir liderin siyasi hayatına mal olabilecek böyle bir girişimi engellemeye çalışması beklenebilir bir durum olacaktır. 

Protesto Gösterilerinin Etkileri

Türkiye'de güçlü bir siyasi figürün girişimiyle yargının yeniden yapılandırılmasının nelere yol açabileceğine şahit olmuş İsrail halkı, tarihinde hiç olmadığı kadar yoğun bir katılımla ve üç aydır devam eden protesto gösterileri düzenlemekte ve resmen 12 haftadır sokaklarda sabahı etmektedir. Hükümet yargı paketini Knesset'te ilerletirken, protesto gösterileri kesintisiz bir şekilde devam etmiş ve son oylamaya yaklaşıldıkça gösterilerin dozu artmıştır. 

Savunma Kuvvetleri bünyesindeki eleştirilerin yükselmesi ve Savunma Kuvvetleri’nin belkemiğini oluşturan ihtiyat birliği mensuplarından göreve icabet etmeyeceklerini beyan edenlerin sayısının artması karşısında, Savunma Bakanı Yoav Gallant yargı reformuna destek vermeyeceğini açıkladı. Başbakan Netanyahu, kabinedeki safları sıkılaştırmak ve diğer Bakanlara ders olması için kabinedeki en makul Bakan olan Gallant’ı derhal görevden aldı. Bu karar sonrasında geçtiğimiz Pazar gecesi halk sokaklara akın etti. Peşinden ulusal işçi sendikası Histadrut geniş bir grev başlattı ve ülkedeki hayat durma noktasına geldi. Bu çerçevede, Ben Gurion Havaalanı’ndaki uçuşlar durdu, hastanedeki ameliyatlar ertelendi, üniversiteler eğitimi askıya aldığını duyurdu. Sendikanın grev kararına İsrail Dışişleri Bakanlığı da katıldı ve diplomatik misyonlarını kapattı. Hatta bazı kıdemli diplomatlar yargı paketini protesto edip istifa etti. Netanyahu, bu baskıya dayanamayıp yargı paketinin oylamasını ertelediğini duyurdu. 

Bu aşamadan sonra ne olacak?

Başbakan Netanyahu’nun yargı reformundan tamamıyla vazgeçmiş olması çok mümkün görünmemekte. Yargı paketinde yapılacak ufak bazı değişikliklerle yargı paketinin yasalaşması halinde, değişikliğin Yüksek Mahkeme’nin engeline takılması ve Mahkeme’nin değişikliği iptal etmesi imkan dahilinde. Hükümet'in Mahkeme'nin iptal kararına uymakta diretmesi ve Mahkeme’nin kararını Knesset’te salt çoğunlukla iptal etmesi halinde ise, anayasal bir kriz yaşanabilir. 

Böylesi bir krizin engellenmesi amacıyla yargı paketinde ciddi değişiklikler yapılması gerekecektir. Ancak, böyle bir değişikliğin yapılması koalisyonun dağılmasına, yapılmaması ise protesto gösterilerinin devamına ve yeniden ulusal çapta greve neden olabilir. Herhalükarda, İsrail’de öngörülebilir bir vadede siyasi istikrarın tesisi biraz zor görünmektedir. 

İsrail'deki protestolar Gezi'ye benziyor mu?

Basında İsrail’deki protestolar ile Gezi arasında da bir benzerlik olduğu yorumları yapılmakta. Gezi, Taksim’deki yeşil alanın muhafazası gibi sembolik bir nedenle başlamış, bilahare toplumun birçok kesimini içine alarak genişlemiş ve hükümetin baskıcı politikalarını hedef alır hale gelmiştir. İsrail’deki gösteriler ise, yargı bağımsızlığını yok edecek yasal düzenlemelere karşı başlamıştır. Ayrıca, Gezi’nin aksine, İsrail’deki protestolar çok daha uzun sürmüş ve başından beri ana hedef yargı reformunun engellenmesi olmuştur. 

İki ülkedeki protesto gösterilerinin sonuçları itibariyle de farklı olduğunu söyleyebiliriz. Gezi, Başbakan Erdoğan’ın gücünü test ettiği bir fırsata dönüşmüş ve protestocuları ezdiği gibi, parti içindeki Bülent Arınç gibi çatlak sesleri de bastırabilmişti. İsrail’de ise, Histadrut gibi bir kurum ülke çapında grev başlattı, bürokrasiden yargı reformu aleyhinde eleştiriler yükseldi ve kabinedeki en prestijli makamda bulunan Savunma Bakanı da isyan bayrağı çekti. Tüm bunlar Netanyahu’nun yargı reformunu ötelemesine neden oldu ve itibarına önemli bir zarar verdi. 

Son olarak, İsrail'de gösteriler devam ederken Türkiye ve İsrail yakınlaşmasının devam etmesi de ilginç bir durum olarak karşımıza çıkıyor. Hatta Erdoğan’ın Netanyahu'nun otoriterleşmesinden memnuniyet duyduğunu bile söyleyebiliriz. Nitekim otoriter liderlerin birbirine destek olduğu birçok örneğe şahitlik ettiğimiz bir dönemdeyiz.

Not: Başbakan Netanyahu, Savunma Bakanı Yoav Gallant’ı görevden alma kararını bilahare güvenlik gerekçesiyle ertelemek zorunda kaldı. İddialara göre, Gallant’ın özür dilemesi karşılığında görevine devam etmesi pazarlıkları yapılmaktadır.

You may also like

Türkiye-Hamas İlişkileri

October 26, 2023
by Servet Akman and Haşim Tekineş, published on 26 October 2023
Haşim Tekineş ve Servet Akman Türkiye Hamas ilişkilerini değerlendirdiler.

Ankara'nın HAMAS kararı neyin işareti?

October 24, 2023
Haşim Tekineş and Servet Akman, published on 24 October 2023
instituDE üyesi Servet Akman ve Haşim Tekineş, katıldıkları yayında küresel ve bölgesel boyutlarıyla İsrail-Hamas savaşında gelinen aşamayı, İsrail'in Gazze'ye kara harekatı planını ve İsrail'in bu harekattaki hedeflerini

İsrail’in Yom Kippur’u mu, Yoksa 11 Eylül'ü mü

October 8, 2023
by Haşim Tekineş and Servet Akman, published on 7 October 2023
Dışı İçi Bir'in bu bölümünde Haşim Tekineş ve İsrail'de görev yapmış eski diplomat Servet Akman Hamas'ın İsrail'e bu sabahki saldırılarıyla başlayan silahlı çatışmaları, İsrail-Filistin sorununa etkisi başta olmak üzere çeşitli yönleriyle ele aldılar.

Tarihi Erdoğan - Netanyahu Görüşmesi

September 29, 2023
by Haşim Tekineş and Servet Akman, published on 29 September 2023
Dışı İçi Bir'de Haşim Tekineş ve Servet Akman BM Zirvesi çeçevesinde Erdoğan'ın New York'ta gerçekleştirdiği temasları, Netanyahu ile 20 Eylül'de gerçekleştirdiği görüşmeyi, Türkiye-İsrail ilişkilerini ve İsrail'de yaşanan hukuk reformu çerçevesinde yaşanan son gelişmeleri ele aldılar.

İsrail'in Demokrasi Sınavı

July 26, 2023
by Haşim Tekineş, Servet Akman and Ömer Güler, published on 26 July 2023
'Dışı İçi Bir'de bu hafta Haşim Tekines, Ömer Güler ve Servet Akman İsrail'de Netanyahu hükümetinin Knesset'ten geçirdiği yargı reformu(darbesi) paketini çeşitli yönleriyle ele aldılar.

Seçimi Kaybetse Bile Dış Politikaya Erdoğanizm mi Hakim Olacak?

February 6, 2023
by Ömer Güler, Servet Akman and Haşim Tekineş, published on 6 February 2023
instituDE #DıştanBakış'ın yeni bölümünde Ömer Güler, Servet Akman ve Haşim Tekineş #6lıMasa'nın geçtiğimiz hafta açıkladığı 'Ortak Politikalar Mutabakat Metni' ışığında öngördüğü dış politika vizyonunu analiz ederek değerlendirdiler.

İsrail Türkiye Olacak Mı?

January 8, 2023
by Servet Akman and Ömer Güler, 8 January 2023
#DıştanBakış'ta Tel Aviv Büyükelçiliği'nde görev yapmış eski diplomat ve instituDE üyesi Servet Akman İsrail'de yapılan seçimler sonrasında kurulan yeni Netanyahu hükümetini, kurulan İsrail tarihinin en aşırı sağcı ve dinci koalisyonunu, ülkede yaşanan gelişmeleriö yeni hükümetin olası Filistin politikasını ve Türkiye-İsrail ilişkilerini Ömer Güler 'e anlattı.

Nefret Söylemi ve Gürkaynak Örneği

November 4, 2022
by Hüseyin Konuş, Ömer Güler, Servet Akman, Ali Dinçer and Mehmet Bozkaya, published on 4 November 2022
instituDE #DıştanBakış'ta Hüseyin Konuş, Ömer Güler, Servet Akman, Ali Dinçer ve Mehmet Bozkaya nefret söylemini tüm boyutlarını 'Gönenç Gürkaynak vakası' özelinde ele aldılar.

Seçimlere Doğru Türkiye'de Neler Oluyor?

October 28, 2022
by Hüseyin Konuş, Ömer Güler, Servet Akman and Ali Dinçer, published on 28 October 2022
#DıştanBakış'ta Hüseyin Konuş, Ömer Güler, Servet Akman ve Ali Dinçer AKP'nin 'Türkiye Yüzyılı' projesini, Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyaretini, muhalefetin seçim hazırlıkları performansını, Metropol adlı şirketin KHK'lıların iadesine ilişkin anketinin sonuçlarını ve CHP'nin KHKlıları iade etme planını konuştular.

Kosova'da Son Günlerde Yaşanan Gelişmeler

August 10, 2022
by Servet Akman, 10 August 2022
instituDE üyesi Servet Akman #BirAskerBirDiplomat programında Kosova'da geçtiğimiz günlerde yaşanan kriz çerçevesinde Engin Büker'in sorularını yanıtladı.

İsrail'den Kritik Ziyaret: Türkiye'nin Bölge Ülkeleriyle Normalleşme Girişimleri

March 13, 2022
by Servet Akman, İlham Atuş and Haşim Tekineş, published on 13 March 2022
instituDE #DıştanBakış programında Servet Akman ve Haşim Tekineş İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'un Ankara ziyareti ile Türkiye'nin bölge ülkeleriyle normalleşme girişimleri hakkında İlham Atuş'un sorularını yanıtladırlar.

Erken Seçim İhtimali ve Muhalefetin Cumhurbaşkanı Adayı #DıştanBakış

January 10, 2022
by Hüseyin Konuş, Ömer Güler, Harun Güngör and Servet Akman, published on 10 January 2022
instituDE Direktörü Hüseyin Konuş ile instituDE üyeleri Ömer Güler, Harun Güngör ve Servet Akman bir süredir gündemde tartışılan erken seçim ihtimalini, muhalefetin seçime yönelik aday ve strateji belirlemedeki kararsızlığını ve Erdoğan hükümetinin ekonomik performansının seçime giden süreçte ne gibi etkilerinin olacağını ele aldılar.

Erdoğan BAE ile neden anlaştı? Katar'ı Türkiye için özel kılan ne? #DıştanBakış

December 11, 2021
by Servet Akman and Haşim Tekineş, broadcasted on 11 December 2021
instituDE Dıştan Bakış programında Ortadoğu uzmanı diplomatlar Servet Akman ve Haşim Tekineş, Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında başlayan normalleşme sürecini, Katar'ı Türkiye için kıymetli kılan sebepleri ve Erdoğan sonrası dış politikasını nelerin beklediğini tartıştılar.

Servet Akman - İhraç Diplomatların Kişisel 15 Temmuz Hikayeleri

December 7, 2021
by Merve Atuş and Servet Akman, published on 7 December 2021
KHK'lı diplomat Servet Akman 15 Temmuz öncesi Hariciye'deki atmosfer, ihraç sürecinde ve sonrasında yaşadıkları, Türkiye'de karşılaştığı güçlükler ve yurtdışında yeni bir hayat kurma çabaları hakkında Merve Atuş'un sorularını yanıtladı.

Dıştan Bakış: Kılıçdaroğlu'nun Helalleşme Çıkışı

December 1, 2021
by Hüseyin Konuş, Ömer Güler and Servet Akman, published on 1 December 2021
instituDE Direktörü Hüseyin Konuş ile instituDE üyeleri Servet Akman ve Ömer Güler 'Dıştan Bakış' programında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'helalleşme' çıkışını farklı yönleriyle ele aldılar.

Son Suriye Tezkeresi ve Dış Politikada Militarizasyon

November 2, 2021
by Servet Akman and Haşim Tekineş, published on 2 November 2021
instituDE Ortadoğu Uzmanları Servet Akman ve Haşim Tekineş, 28 Ekim 2021 tarihinde TBMM'de kabul edilen Irak/Suriye tezkeresini, Türk dış politikasında sert güce daha sık başvurulmasını, buna yol açan küresel, bölgesel ve ülke içi faktörleri ve muhtemel bir hükümet değişikliğinin Suriye politikasına olası etkilerini ele aldılar.